Yaşadığımız toplumda, maalesef her şey adalet ve hakkaniyet dairesinde cereyan etmiyor. Haksızlık ve adaletsizlik konusunda makam, mevki ve rütbe ile ilgili haksızlıkları maalesef görüyoruz. İşinin ehli olabilecek birçok insan kenarda beklerken, hiç ummadığınız birisi devletin üst kademelerinden birine atanabiliyor. Ya da, terfi sırası bekleyen bir sürü insanın içerisinden en umulmadık ve haketmeyen insanlar terfi alabiliyor.

Bu gibi insanların o makamlarda geçici olduklarını hiç hesaba katmamalarıdır. Ölünceye kadar o makamlarda kalacaklarını ve çok uzun ömürlü olduklarını düşünürler; had bilmezler ve ukeladırlar. Oysa ki bu tip insanların ömürleri de kısa olur. Fakat bunu farkettiklerinde ise, maalesef çoktan iş işten geçmiş olur. Artık etraflarında ne yüzüne bakabilecekleri insanlar, ne de eski şakşakçılar ve dalkavuklar kalmıştır.

Bu tür insanlar kerameti hep kendilerinden bilirler. Bunların bir kısmı vefasız da olurlar. Makam ve mevkiyi elde ettikten kısa bir süre sonra, kendilerini o makamlara getirenleri unuturlar, görmez olurlar ve tanımazlar. Çünkü artık kendileri de güçlüdürler. Kendilerini o makamlara getirenlere ihtiyaçları kalmamıştır. Yani kısacası, nankördürler.

Hakedilmeden elde edilen yüksek makamlar, tesadüfen elde edilmezler. Haksız makam sahipleri genellikle ya birilerinin sırtına basarak, ya da güç ve itibar sahibi bazı insanların vasıtasıyla o makamlara gelirler. Hatta bunların bazıları, daldan dala zıplayarak füze hızıyla yükselirler. Hızlarına kimse yetişemez. Siz arkalarından bakar ve nasıl o makamlara geldiklerini anlayamazsınız bile. Bazen de onların hızlı yükselişlerinin sebebini bilmeden sadece iç geçirirsiniz.

Çünkü, elde edilen şey sadece bir makamdan ibaret değildir. O makama bağlı olarak bazı ekonomik kazanç ve itibardır. Bu insanlar haksız kazançlarına ve elde ettikleri makamlara ait kolayca kılıf bulurlar. “Efendim ben zaten bu makama en yakışan kişiydim, benden iyisini mi bulacaklar”, “Bakın görüyorsunuz, ben bu makamdayken kaç kişiyi işe aldım, yardım ettim, ve şu şu işleri başardım” diye utanmadan övünürler. Haksız bir atamayla geldikleri makamın kendilerine faydası olmayacağını düşünemezler.

Yani, düğmeyi baştan yanlış iliklersen sonrası da hep yanlış olur. O nedenle, kazancının mayası haramsa, diğer bütün kazandıkların haramdır.
Yükselmek istiyorsan adım adım yüksel, bilgiliysen o makamı hakediyorsan ömrün uzun, değilse ve birilerinin sırtından yükselmişsen bil ki ömrün kısadır.

Ve diyorum ki…
Birilerinin sırtında bir yerlere gelmişsen, ukalalık yapmayacaksın, haddini bileceksin.