Skip to content

Sadi Yılmaz

sylmz3825@gmail.com

Bu kadar fırıldak olmaya ne gerek var!

Türk siyaseti yıllardır boy gösteren ana unsurlardan biridir. Önceden sağ ve sol davası vardı. Artık bana göre sağ ve sol diye bir şey kalmadı. Son yıllarda siyaseti işimiz gereği hepimiz yakından takip ediyoruz. Bu sebeple de eskiden sağcı, solcu olanları şimdilerde parti ayrımı gözetmeksizin sadece menfaatleri nereye götürürse oraya giden insanlar olduğunu görüyoruz.

Sorduğunuzda da herkes aynı şeyi söylüyor. Vatan Millet Sakarya, bu böyle gitmez hanımlar, beyler.
Aslında o suyun akması değil aslında ama neyse. Menfaatlerin gittiği yere gitmek moda olmuş günümüzde. Partilerin tabelalarına bakıyorum da, artık isimlerinin bir önemi kalmamış.
Parti ayrımı yapmaksızın sadece çıkarların ve menfaatlerin ön planda çıktığını, siyasetin artık ne anlamı ne de manası kaldığını görüyoruz.

Gittikçe her şey anlamını yitirerek insanlardan uzaklaşarak, içinin boşaldığı gibi siyasetin de gün geçtikçe içi boşaltılıyor. Elbette şunu söylemek istemiyorum ama, siyaset sadece menfaat işi haline geldi. İnsanlar artık beyin karmaşası yaşıyor. Yoksa hala siyasetin içerisinde de gerçekten bu ülke için bir şeyler yapmak isteyenler yok mu?
Elbette var ama azınlıkta kaldığını düşünüyorum.
Bunu sadece ben düşünmüyorum, kimle konuşsam aynı şeyleri söylüyor.

Bir zaman gittiğim zincir marketlerin birinde, orada çalışan müdüre bir soru yöneltmiştim.
Ticaretin dini, imanı var mı? O da ne demek dediğinde ise, eğer ticaretin dini imanı varsa, sizin gibi dini ön plana çıkaran bir kurum her gün etiket değiştirerek fakir, fukaranın hakkını yemez. İşte o gün ticaretle ilgili sorduğum bu soruyu bugün siyasetçilere sormak istiyorum. Ticarette artık sağcı solcu kalmadığına göre, niçin din siyasete alet ediliyor?

Ama bunu sadece bir grup ya da bir parti yapmıyor.
Bütün partiler işlerine geldiği gibi davranışlar da bulunuyorlar. Bu konuda çok farklı şeyler söylemek isterim ama boşver. Partiler adeta bir birinin kopyasıymış gibi davranıyor. Eğer bu ülke için bir şey yapmak istiyorsanız, o zaman herkes işini doğru yapmalı ki bu ülke düzlüğe çıksın.

Her şeyimiz samimiyetsizlik ve gösteriş olmuş.
Öncelikli olarak artık nerede olduğumuz hangi görüşte olduğumuzun değil de, nasıl ve ne kadar samimiyetsiz olduğumuz önemli olmuş. Emin olun alt kademedeki insanlar yani siyaseti yönlendiren değil de yönlendirilen insanlar daha samimi.
Çünkü tuttukları partilerin peşine mutlaka giderler.
Hem de onları yönetenlerin kim olduğuna dahi bakmadan. Yani üst kademede oturanlar değişiyor.
O değişen kişilerin kimliğine düşüncesine bakmadan yine onların peşinden gitmeye devam ediyorlar.

Gerçekten de bu ülke insanının ne kadar fedakâr olduğunu düşünün. Anlatmakla bitiremeyiz.
Şöyle bir dönüp bakalım siyaseten kim nerde diye.
Ya da daha bir kaç yıl önce birileri neler söylüyordu hangi sözleri sarf ediyordu. Bugün hangi sözleri sarf ediyorlar, hani verilen sözler nerede? Diğer yandan yıllardır aynı söylemleri söyleyen, yani çizgilerinde bir değişiklik olmayan insanlar nerede?

İşte bunu kıyaslarsanız o zaman ne demek istediğimi anlarsınız. Gerçekten de bazen bu yapılanlara ve söylenenlere akıl sır erdiremiyorum.
İnsanların aniden değişmeleri ve ikiyüzlü oluşlarına anlam veremiyorum. Dünya değişiyor diyoruz ya bence insanlar değişiyor. Dünya sadece dönüyor.
Döndükçe bizler değişiyoruz. Ama hep başkalarını suçlayacağız ya, o zaman da tek suçlu dünya mı?

Ve diyorum ki!
Bu yalan dünya da, fırıldak olmaya ne gerek var!

Geri dönüşlerinizi önemsiyoruz

Yazarın Diğer Yazıları

sylmz3825@gmail.com

    e medya Ltd. Şti. /Ankara

    Paylaş
    Bağlantıyı kopyala