Baktığımızda deizm ve ateizm ikiside birbirinden tehlikeli bir akımdır. Deizm, ateizmden daha tutarsız ve tehlikelidir. Deizm denilen bu sapık düşünce, ülkemiz gençleri arasında varlığını bir moda olarak sürdürmektedir. Dini öğrenmekten, dini yaşamaktan, dinî sorumluluklardan islam ve Cehennem’den kaçışın adıdır deizm.

Deistler varolan tüm inançların iddialarından farklı ve bilinmesi mümkün olmayan bir şekilde yaşamın bir yaratıcı eliyle ortaya çıkmış olduğudur. Ancak bunun nasıl ve ne amaçla olduğunun asla bilinemeyeceğini düşünürler. Bu sebeple tanrının var olduğunu, ancak kitaplar veya peygamberler tarafından aktarıldığı gibi olmadığını ileri sürerler. Dolayısıyla kitaplara ve peygamberlere inanmazlar.

Ateizm tehlikeli olmakla beraber, deizm ondan daha tehlikelidir. Allah’a inanıyorum derler, ama Allah’ın din ve peygamber gönderdiğine inanmazlar. Haşa, Allah’ı görmediğim için buna inanmıyorum demekten çekinmezler. Ateizm de, ise, kâinatta bir yaratıcı yoksa kâinat da yoktur, o halde hiçbir şey yoktur, diyen bir akımdır. Bu da Deizm kadar tehlikelidir.

Deizmin ülkemize giriş sebebi, İslâmı yozlaştırmak ve ortadan kaldırmaktır. Yani bu sapık fikrin bir gelişimi yoktur. Burjuvalar tarafından islam dinini yozlaştırmak için, yapılan bir saldırıdır. Batı dünyasının çöplüğünden fırlamış bir mermi gibidir. Bu da İslâm ülkelerine isabet etmiştir. Ve bir anda İslâm’ı yok etmek isteyenlerin elleriyle, sinsi bir oyunun parçası olarak ülkemize sokulmuştur.
Görünüşte parlak bir fikir karizması veriyor görünür, ama gençlerimiz için büyük tehlikedir.

Öyleyse gençlerimizin deizm gibi bir bataklığın içine sürüklenmelerine engel olmalıyız. Hıristiyanlık İsa gibi, Meryem gibi, Cebrail gibi ilah olmayan ve sadece insan veya melek olanlara Allah’ın oğlu demiş, eşi demiş, ruhu demiştir. Dolayısıyla deizm Batıda Hıristiyanlığın batıl inançlarını reddeden, bu nedenle dinden aforoz edilen, yani dinsiz ilan edilen, fakat Allah’ın varlığını inkâr etmeyenlerin ortaya koydukları bir düşünce sistemidir.

Bu sebeple bu akım batının hurafeden ve batıl inançlardan kurtulmasına yardımcı olmuştur. Yani Hıristiyanlığı yenmiş, İslâm’a karşı ise teslim olmuştur. Gençlerimizi de inşallah terk edecektir. İnançsızlığın en hafif seviyesi olan “deizm” bir tanrının varlğına ve bir yaratıcı fikrine inanmak, ancak bu tanrının semavi dinlerin tanrılarından veya başka dinlerdeki tanrılardan farklı olduğunu düşünmektedir. Her deistin aklındaki tanrı kavramı ve modeli farklı olabiliyor.

Sevgili gençler, Allah’ın insana din göndermesi ve insan yaratmasının tutarlı bir sonuçtur. Aksini söylemek mümkün mü? Allah’ın, insanın yanlış yollara girmesini önlemek için din, kitap ve peygamber göndermiştir. İslâmiyet hakikat dinidir. Deist’lerin Hıristiyanlıkta görüp reddettikleri hiçbir batıl inanç, İslamiyet’te yoktur. İslamiyet akıl ve ilim dinidir. Bütün esaslarını aklın ve ilmin denetimine açmıştır. Aklın ve ilmin yetişemediği için izah edemediği meseleleri de elbette vardır. Ama İslâm’da ilme ters bir hüküm yoktur.

Başka bir ifadeyle, “Allah var; ama batıl inançlar yok!” demek için bu düşünce sistemi ortaya çıkmıştır. Ben batıl inançlar yok dediğimde, yani kısaca, “sen beni dinden çıkarırsan, ben de din yok derim.” Biraz daha derine inersek, din yok, haliyle peygamber de yok demek oluyor. Olay aslında kısaca budur.