Özden İlhan
Yankı Fanusu Fenomenine ve Sonuçlarına Derin Bir Dalış
Yankı odası olarak bilinen fenomen şu şekilde tanımlanabilir: Dijital alemde kullanıcılar, kendi inançları ve akademik eğilimleri ile uyumlu bireylerle arkadaşlık kurma gücüne sahiptir.
Kendi bakış açılarını doğrulayan ortamlarda kalmak için çevrimiçi deneyimlerini düzenleyebilir, aynı zamanda karşıt görüşlere sahip olanlardan seçici bir şekilde uzaklaşabilir veya onları takip etmeyi bırakabilirler. Sonuç olarak bu, belirli kültürel, ideolojik, entelektüel ve dini inançlar etrafında dönen sanal bir varoluş tercihini teşvik ederler.
Bununla birlikte, yankı odaları bir rahatlık ve doğrulama duygusu sağlayabilirken, aynı zamanda dezavantajları da vardır. Kendimizi yalnızca benzer düşünen bireylerle çevreleyerek, farklı bakış açılarına ve alternatif bakış açılarına maruz kalmamızı sınırlıyoruz. Bu, dar görüşlülüğe ve eleştirel düşünme eksikliğine yol açabiliyor.
Dünya anlayışımızı genişletmek ve kendi varsayımlarımıza meydan okumak için farklı inanç ve görüşlere sahip insanlarla ilişki kurmak önemlidir. Farklı sesleri aktif bir şekilde arayarak ve saygılı diyaloglar kurarak, yankı odasından kurtulabilir ve daha kapsayıcı ve açık fikirli bir çevrimiçi topluluk geliştirebiliriz.
Birbirine sıkı sıkıya bağlı gruplar saflarını oluşturdukça yankı odaları oluşuyor ve yavaş yavaş bağlantısız topluluklara dönüşüyor. Bu siyasi kutuplaşma zamanla fanatizme evrilir. Bu da gizli düşmanlık yaratıyor. Tabii bundan en çok siyasetçiler yararlanıyor.
“Teknoloji eski ekonomik sorunları çözerken bize yeni psikolojik sorunlara yol açıyor. İnternet sadece açık bir enformasyon kaynağı değil, aynı zamanda açık bir verilik, şüphe duymadan ve uç noktada.” diyen Mark Manson, sanal dünyanın başlattığı büyük yaraya işaret etmektedir.
Mark Manson’ın bu sözüyle, teknolojinin bizlere yararlarının yanı sıra yeni psikolojik sorunlar da getirdiğine dikkat çekiyor.
Bu yoğun kutuplaşma çağında, insanların büyük bir kısmının mevcut önyargılarını doğrulayan ve güçlendiren medya ve bilgi akışlarını seçmesi veya bunlara yönelmesi makul görünebilir.
Ancak akademik kaynakların dikkatli bir incelemesi, “yankı odaları” hikâyesinin aslında toplumun sadece küçük bir bölümünün deneyimlerini yansıttığını ortaya koymaktadır. Başka bir deyişle, iddianın kendisi ironik bir şekilde abartılmış ve aşırı bir “yankı odası” etkisiyle çarpıtılmıştır.
İnternet, sadece açık bir bilgi kaynağı değil, aynı zamanda büyük bir veri paylaşım platformu ve insanların uç noktalara gitmelerine olanak sağlayan bir mekanizma haline gelmiştir. Ancak bu, insanların güvenlikleri, mahremiyetleri ve kişisel sınırları konusunda endişelere yol açmaktadır.
Örneğin, sosyal medya kullanımının artması, insanların kendilerini diğerleriyle karşılaştırmalarına ve kendilerine güvensizlik duymalarına neden olabildiği gibi, İnsanların sürekli olarak bağlı kalmaları, yalnızlık hissi yaratmasına ve bağımlılık sorunlarına neden olabilmektedir. Ayrıca, teknolojinin gizlilik, güvenlik ve sahtekârlık tehditleri gibi riskleri de vardır.
Teknoloji, elde etmeyi kolaylaştıran birçok avantaj sunarken, aynı zamanda bazı olumsuz etkilere de yol açmaktadır. İnternetin sınırsız bilgi erişimi, birçok sorunu çözme potansiyeline sahip olsa da, aynı zamanda bizi bir boyuta getirebilmektedir. Özellikle sosyal medya platformları, insanların sürekli olarak karşılaştırdığı ve beğeni kullanımına odaklandığı bir ortam yaratmaktadır. Bu durum, insanların yetersiz hissetmelerine ve psikolojik sorunları yaşamalarına neden olabilir. Teknolojinin içerdiği bu yeni sorunlardan kurtulmak için, bir şekilde teknoloji sınırlamaları ve gerçek hayattan daha fazlası önemlidir.
Özellikle narsist bireyler sosyal medyaya düşkündür. İnsanları manipüle etmeye çalışırlar. Sosyal medya, narsist kişilikler için sadece kullanma aracı olmamakla birlikte, aynı zamanda yaşadıklarını sürekli olarak sergileme ve dikkat çekme platformudur. Bu platformda, narsistlerin beğenme ve değerlendirme isteklerini karşılamak için çeşitli yollar bulur. Örneğin, mükemmellikleri göstermek için sürekli olarak paylaşabilir, başkalarını kıskandıracak tatil ve lüks yaşam tarzlarını sergileyebilirler. Sosyal medya, narsistlerin sürekli olarak güçlü ve etkileyici bir şekilde sunmalarını sağlayan bir vitrin haline gelmiştir.
Yankı fanusu, insanların farklı varsayımlara kapıları kapatırken, kendi inançlarına ve akademik ilkelerine bağlı, benzer düşünen bireylerle ilişkiler kurmalarına yol açan dijital inançlarını ifade eder. Bu durum örnekleme ve kullanım sansürü bağlamında doğrulama yanlılığına yol açarak insanların daha fazla kutuplaşmasına ve uzlaşmayı reddetmesine neden olmaktadır. Dijitalleşmenin psikolojisini ve internetin yaygın kullanımını vurgulayan Mark Manson’a göre, internet hem açık bir bilgi kaynağı hem de aşırı uçlarda bir veri noktası işlevi görüyor.
Sosyal medyada birlik sağlamak için insanları bir araya getirmek ve ortak paydalarında birleşmek önemlidir. Toplumda hoşgörüyü ve saygıyı teşvik etmek, farklı görüşleri dinlemek ve kabul etmek, diyalogu açık tutmak, nefret söylemi ve ayrımcılıkla mücadele etmek ve barışçıl çözümleri teşvik etmek de önemlidir. Ayrıca, sahte bilgi ve yanlış haberlerin yayılmasına karşı da dikkatli olunmalıdır.
Şununla paylaş: