Sadi Yılmaz
sylmz3825@gmail.com
Başını sokacak bir yuva arayan dar gelirliler
Şu anda vatandaşın en önemli sorunu kirada oturduğu evin kira bedelinin kat kat üzerine çıkarılmasıdır. Kiracı ile ev sahipleri kavgalı olmuştur. Deprem ve mültecilerden kaynaklı konut ihtiyacı ve buna bağlı olarak kira artırımı kiracıların belini bükmekle kalmamış hayatını yerle bir etmiştir.
Ev sahiplerinin fırszatçılığına asla müsaade edilmemelidir. Bir yılda ev kirasını 5-10 katına çıkarmak fırsatçılıktır. Adaletsizliktir. Açıkça hırsızlıktır. Demem o ki, devlet bir an evvel bu konuya çözüm bulmalıdır. Şu andaki kiralar kiracıların ölüm fermanı niteliğindedir. Kirada olanlara hayat hakkı tanınmamaktadır.
Bir yıl evvel asgari ücretin dörtte biri olan kira rakamları bugün asgari ücretin üzerine çıkmıştır.
Bu durumu izah edecek hiç bir mazeret yoktur.
Şu anda Türkiyenin en büyük gündemi ve sorunu budur. Bu fahiş rakam düzeltilmeli daha sonra yüzde yirmibeş sınırı uygulanmalıdır.
Lütfen bu sese kulak verin.
Depremden etkilenenler başka illere tahliye edildikten sonra depremzedelerin komşu şehirlere gelişlerini fırsat bilip kirası 5 bin lira olan ev, 8 ile 10 bin lira verildi. Gerekli yerlere şikayet edildi. Ne zaman biri çıkıp şu ev sahiplerine dur artık diyecek? Deprem sonrası göçün artmasından dolayı inanılmaz fahiş fiyatlar uygulanmakta olup kira fiyatları astronomik rakamlara ulasmış durumda. Bu bir utanç tablosudur, denetimler ise yeterli değil.
Artık devletimiz buna dur demeli. 2 bin TL kira ödeyen kiracıdan 10 bin TL isteniyor, bu zulüme dur demenin zamanı geldi ve geçiyor bile.
Emekli maaşı 7 bin 500 TL, kiralar ise 5 bin TL’den başlıyor. O da müstakil, rutubetli evler. Bu millet sokaklarda mı yaşamını sürdürecek? Kira fiyatları diz boyu millet ne yapacağını şaşırdı, artık çözüm bulunsun Emekli bir vatandaş 5 bin TL kira nasıl ödeyebilir? Bu insanlar yemek yemiyor mu, ihtiyaçları yok mu? Nasıl yaşamlarını bu insanlar nasil sürecek.
Yetkililerin buna acilen dur demesi gerekiyor. Ev sahipleri almış başını gidiyor. Kafalarına göre zam yapıyorlar. Çok değil 1 yıl öncesi bin TL olan en ucuz evler şu an 7 bin TL’ye çıkmış bulunmaktadır. Emekli bir insan bu kirayı nasıl karşılasın? Daha da önemlisi 1 ay boyunca ne yiyip ne içsinler? Yazık gerçekten, çok yazık. Bu kadar da olmaz!
Bu çaresiz insanlar ne yapsın? Her gün mahkeme kağıdı görmekten, senesi doladan kiraya zam bu bıkkınlık geldi artık. Gidip dışarıda çadır mı kursunlar, orada mı yaşamlarını sürdürşünler? Buna bir çözüm bulamayacaksanız devletin koltuklarını boşuna işgal etmeyin. Gençler evliliği düşünemez oldu, artık kiracılar yolunacak bir kurban gibi görülmemeli. Onların da geçindirmek zorunda oldukları aileleri ve dengelemeleri gereken bir bütçeleri olduğu göz ardı edilmemeli.
Hayatın ev sahipleri için zor olduğu kabul edilir ise kiracılara kat be kat daha fazla yıldırıcı olacağı özellikle bilinmeli. Günümüzde kiracılık süreci gerçekten çok meşakkatli. Hemen hemen çoğu kimsenin de geçmişte, kiracılık aşamasından geçtiğinin hatırlanması gerekir. Nihayetinde, bir tarafta başını sokacak sıcak bir yuva arayan orta ve dar gelirliler, diğer tarafta zengin ev malikleri. Farklı amaçlar doğrultusunda çıkar çatışmasına giren iki grubun kazananı şimdiden belli.
Ve diyorum ki…
“keser döner sap döner, gün gelir hesap döner”
Şununla paylaş: