İktidar, yükünü hafifletmek için emeklilerin cebindeki üç kuruşa göz dikmiştir. Soframızdan bir dilim ekmeğimizi daha nasıl azaltacağının peşine düşmüştür. Cebimizdeki üç kuruşu sağlıkta katkı payına mı, bir dilim ekmeğe mi yoksa doğal gaz faturasına mı vereceğimizin hesabını yaparken emeklinin aldığı üç kuruşu bizden nasıl geri alacağının hesabını yapılmıştır.

Geçinmek ve yaşamak için 60 yaşından sonra ikinci bir işte çalışmak zorunda kalan emekliler, barınmak için ekmeğinden, ekmek için sağlıklarından olmuşlardır. Gelen bu zamlarla birlikte, kuru ekmeğe muhtaç duruma gelmişlerdir. Emeklilikte insan onuruna yaraşır bir şekilde yaşamaları bile ellerinden alınmıştır. Emekli ücretlerinin enflasyona değil milli gelire endeksli olması gerekirken açlığa, dahası ölüme mahkum edilmişlerdir.

Açlıkla mücadele eden emekli bir ay boyunca nerede barınabilir, ne yiyebilir, hangi doktora görünebilir, hangi tedaviyi karşılayabilir? Aylık 65 bin lira maaş alan Maliye Bakanı sadece bir ay bir emekli aylığıyla geçinebilir mi? Emekli aylığının 69 katı maaş alanlar, maaşlarına rekor zamlar yapanlar emekli aylığıyla geçinebilirler mi?

Emeklilerin oylarıyla koltuklarında oturan millet vekilleri, maaşlarınızı emekli aylığına çekin. Kolaysa geçinin bizlerde görelim. Bu yapılan zamlarla birlikte, otuz yıl kamuda hizmet veren bir emekli memurun maaşı 11.000 TL olurken emrinde çalışan bir hizmetlinin maaşı 24.000 TL olmuştur. Bu emeklilere yapılan büyük bir haksızlıktır. Şimdiye kadar olduğu gibi çalışan, emekli ayırt edilmeden %25 zam yapılsaydı inanıyorum ki hiç kimsenin sesi çıkmazdı. Sonuç olarak çalışanlarla, emekliler arasındaki uçurum daha da büyümüştür.

Susun kabul edin bu zamları ve ölüm diyeti altında yaşayın diyorsunuz. Artık şimdi bunlara yeter demenin zamanı gelmiştir. Ne Meclis’te sessiz kalarak, zamlara karşı çıkmayarak ve evlerinizde oturun biz bu işi sandıkta çözeriz, diyerek susturma operasyonu yapan ana muhalefete, ne de din bezirganlığıyla halkı susturma operasyonu yapan iktidar, hepiniz bir olup emeklilerin idamına karar vermiş oldunuz.

Bu ülke parsel parsel satılıyor. Hayatlarımız satılıyor. Sağlık, eğitim, barınma her şey şirketlerin insafına bırakılmış durumunda. Bir emekli ameliyat olması gerekiyor ama bıçak parası veremediği zaman bu insanlar sağlıklarından oluyor.

Şimdi soruyorum! Depremde yardım için madencilere uçak kaldırmayarak dün menzil tarikatı lideri öldüğünde niçin 15 dakikada bir uçak kaldırdınız? Onlar sermaye sınıfından, tarikat ve cemaatlerden yanadır. Oysa milyonlarca emekli, çocuğuna akşam ne yedireceğini düşünen, çocuğunun ihtiyaçlarını alamayan ve gözyaşını içine akıtan insanlardır. Bu acılarından acaba haberiniz var mı?

Yine emeklileri dün umut tacirliği yaparak seyyanen zam vereceğiz dedi iktidar partisinin ortağının sözlerine kulak asmadi. Ne oldu yüzde 25 zam olduğu gibi geçti. Bu halkın umutlarıyla oynamayın, bu ülkeyle oynamayın. Ev kiralarının en az 10.000 TL olan günümüzde, emekli maaşı da 10.000 TL elde var sıfır, ne yesin bu zavallı insanlar.

Ve diyorum ki…
Emeklilerin hastane köşelerinde inim inim inlediğini görmeyen hükümet, yeter artık, emeklileri insanları aşağılamayın, yok saymayın.