Zaman zaman malına sahip çıkmak deyimini kullanırız.

Bir insanın reşit, yetişkin, mükellef ve hatta normal insan sayılabilmesi için en temel özelliklerinden birisi sahip olduğu mal varlığına kısaca malına sahip çıkabilmesidir.

Hatta İslam dininde malını korurken ölen şehit hükmünde sayılır.

Hem kendi malına sahip çıkacaksın hem de başkasının hakkına saygı duyacaksın. Biri olmadan diğeri mümkün olamaz.

Bugün, demokratik bir toplumda yaşayabilmenin en büyük garantisi olan seçimlerde oylara sahip çıkabilmek de en değerli malına hatta varlığına sahip çıkmaktır.

Oylara sahip çıkmak yani insanların sandıktaki iradesinin birebir sonuçlara yansımasını sağlamak vicdani, insani, milli, dini, vatani bir görevdir.
Bu vatani görev herkese düşmektedir.

Bu görev yapılırken hakperest, sakin, serinkanlı, dikkatli, sabırlı ama kararlı olunmalıdır.

İnsanların oylarının-iradesinin sonuçlara yansımasını engellemek ise insani, vicdani, dini, hukuki ve milli açıdan hem büyük bir cürüm hem de büyük bir ihanettir.

Demokrasi Allah’ın bugünün insanlarına nasip ettiği en büyük lütuflarından birisidir.

“Her nimetin şükrü kendi cinsindendir.” denir.
Bu lütfun, nimetin şükrü de onun en önemli temel taşı olan oylara saygıyla sahip çıkmaktır.

İnsanların oylarına saygı hakka saygıdır.

Millet iradesine en derin saygı ve selamlarımı sunar ve adil- şeffaf bir seçimin milletimize mutlu sonuçlar getirmesini dilerim.

Allaha emanet olunuz.
Esen kalınız.