Skip to content

Engin Yılmaz

On Kasımı Hiç Ssevmedim, Sevemedim.

Bu 10 Kasımı hiç sevmedim….
Bana göre o kadar çok neden varki.
Her seferinde bir kez daha öldürürüz Mustafa Kemal Atatürk’ü…
Biraz daha dökeriz timsah gözyaşlarımızı.
Ne kadar sevmeyen, nefret eden, yalancı, sahtekar, iki yüzlü ve onun üzerinden nemalanan yağdanlık varsa bunlara bir kez daha rol yapma fırsatı 
vermiş oluruz.
Bu ve bunun gibi bir çok nedenden dolayı sevmedim, sevemiyorum On Kasımı…
Protoköl ve kamera karşısında…. ” Büyük önder izindeyiz ”  ayaklarıyla yutkunup duran bu insanları görmek zoruma gittiği için sevmiyorum On
Kasımı…
Her nedense On kasım da gözleri sulanır, ağladıklarına  inandırabilmek için zorla da olsa ağlayanlarına bile şahit oluruz. İşte bu ve bunun gibi riya dolu bir çok nedenden dolayı sevmiyorum On Kasımı…
” Mustafa Kemal gibi dünya liderinin kahrından öldüğü ” ya kimsenin işine gelmez… Yada neden kahrından öldüğünü kimse bilmez. 
Bana göre…” Zekisiniz, asilsiniz, çalışkansınız diye diye…bağıra bağıra öldü ”
O milletine inandı ama bu millet ona inanmadı…. Onun yaptıklarını çok az insan yapabilirdi ama o yaptı…
Zaten on iki milyonluk ülkenin yedi milyonu hastaydı..Ekonomisi batmış, gırtlağına kadar borç batağındaydı…Yetmezmiş gibi  bütün kaynaklar da
yabancılardaydı…
Nöbet tutarken sıtma krizi geçiren mehmetcik vardı… Askerine ödül olarak yarım çay şekerini veren albaylar, yanmış yıkılmış
bir Anadolu vardı.
Genç nüfus zaten savaştaydı.  Bir çoğu gazi, yada hastaydı.  Yetmezmiş gibi yobaz ve irticai zihniyetlerle dolu bir muhalefet vardı.
Sevgili dostlar; sözün özü şu. Atatürk’ü biz öldürdük, o ölmedi….O dünya lideri, büyük insan yedi düvelle savaştı kazandı.
….ve biz onun istediği gibi olamadık.
Mustafa Kemal Atatürk gibi dünya liderinin en büyük şansızlığı, halkına karşı hep kaybetmesiydi.
Tek lüksü akşamları içtiği birkaç kadeh rakıydı. Onu bile çok gördüler…, hala daha çok görüyorlar. Sanki hesabı onlar ödediler…
Ruhuna Fatiha okumak bile zorlarına gitti.. 
Bugün Anıtkabir’de Fatiha okuduğu için hiç kimsenin çarpılmadığını…ağız ve gözlerinin eğilmediğini göremediler…Yada işlerine gelmediği için görmek  istemediler.

Sevgili atam, dünya liderim… Bir eşi benzeri daha olamayan yiğit insan… Tam vaktinde gittin…gittin de şimdiki yaşamak zorunda kaldığımız aşağılık ayak  
oyunlarını iyi ki görmedin… Yoksa her gün 10 Kasım olurdu bizim için.
Sen rahat uyu. Şartlar ne olursa olsun. Seni hala seven samimi insanlar var bu ülkede.. Dürüstçe, menfaat gözetmeden, karşılıksız….ölme pahasına da olsa.
Sevgili Atam… İnanki seni bir masala çevirmeyecek kadar akıllı ve vatan evladı var bu ülkede.
Belki resimlerin kalkacak ki kaldıracaklar… Heykellerin yıkılacak ki yıkacaklar…Kitaplardan çıkacaksın, Tarihten silecekler, Şiirlerin yok olacak.
Ama sen o insanların korkulu rüyası olmaya devam edeceksin.
Naaşınla bile o insanları  korkutmaya devam edeceksin.
Ah Mustafa Kemal’im ahhh….Keşke seni ellibeş sene önce tanımış olsaydım…İçki kullanmıyorum ama, sana bir iki kadeh rakı ısmarlar, Sigaranı yakardım…Sana türküler söylerdim. Hesabı da ben öder, senin gibi bir lideri tanıdığım için ömrüm boyunca şereflenirdim.
Beynim ve ruhum seninle..
Sen rahat uyu emii….

Geri dönüşlerinizi önemsiyoruz

Yazarın Diğer Yazıları

enginyilmazerz@gmail.com

    e medya Ltd. Şti. /Ankara

    Paylaş
    Bağlantıyı kopyala